1. “Eğer-o halde” yöntemini uygulayın
İki senaryo düşünün. Birincisi, her gün egzersiz yapmaya karar verdiniz ama hastalandınız, birkaç antrenmanı kaçırdınız ve sonunda pes ettiniz. İkincisi, her gün egzersiz yapmaya karar verdiniz ancak hastalanabileceğinizi de hesaba kattınız. Ve böylece şu hamleyi ortaya attılar: Kendinizi kötü hissediyorsanız, yapmanız gereken tek şey spor salonunun kapısına dokunmak ve “antrenmanı” tamamlamaktır.
Şimdi hasta olduğunuzu hayal edin. Ancak bunu öngördüğünüz için antrenmanı kaçırsanız bile planınızı takip etmeye devam edersiniz. Buradaki en önemli şey artık momentumu korumanın akıllı bir yoluna sahip olmanızdır.
Bu “eğer-o halde” yöntemidir. Planlarınızı rayından çıkarabilecek çeşitli şeyler hakkında kendinize sorular sorarak başlayın. Bunlar hastalıklar, iş gezileri, aile sorunları veya hatta kötü bir ruh hali veya kaygı hissi gibi durumsal nedenlerden ziyade motivasyonel nedenler olabilir.
Daha sonra her senaryo için bir eylem planı hazırlar, bunu detaylı bir şekilde sunar ve makul adımları düşünürsünüz. Bazen bunu kabul edip ilerlemeniz gerekir, bazen de istediğinizi elde etmenin alternatif yollarını bulabilirsiniz.
Bu yöntemin gücü, olası engeller karşısında ne yapacağınızı önceden belirlemeniz ve onlara size müdahale etme fırsatı vermemenizdir. “Eğer-o zaman” yöntemi özellikle meşgul insanlar için gereklidir çünkü planlarını bozabilecek sorunların listesi diğerlerinden çok daha uzundur.